Kategoriler

Otizm Nedir? Otizm Hakkında Ayrıntılı Bilgiler

Otizm Nedir? Otizm Hakkında Ayrıntılı Bilgiler

Otizm nedir? Otizmin özellikleri nelerdir? Özellikle ilk defa ebeveyn olan ve çocukların normal sosyal gelişimleri konusunda tecrübe sahibi olmayan anne babaların, otizmi tanımaları, bilinçlenmeleri ve gerekli durumlarda erken müdahale şansına sahip olmaları için, – otizm ömür boyu süren ancak erken müdahale ile kişilere yüksek işlevsellik kazandırılabilen bir bozukluktur –  otizm spektrum bozukluğuyla yıllar boyunca mücadele etmiş ve konu hakkında gerek çocuk psikiyatristlerinden, gerek yabancı kaynaklardan oldukça detaylı bilgilere ulaşmış bir anne olarak bu yazıyı kaleme almak istedim.

Ailelerin Korkulu Rüyası Otizm

Umarım bu yazıyı okuyanların büyük çoğunluğu tedbir amaçlı bilgilenmek hedefiyle okumaktadırlar. Tek bir çocuğumuz bile otizmli olmasa keşke..

 

otizm nedir nasıl anlaışır belirtileri nelerdir otizmli çocuklar

 

 

Otizm ile İlgili Bilinen ve Bilinmeyen Her şey

Otizm doğuştan gelen, annenin hamilelik sürecindeki beslenmesi kullandığı ilaçlar gibi dış etkenlerle hiç bir ilişkisi kesinlikle kanıtlanmamış ve dolayısıyla alakasız kabul edilen, sebepleri tam olarak belirlenememiş ve mekanizması da tam anlaşılamamış, üzerinde yoğun çalışmaların sürdüğü bir nöropsikiyatrik bozukluktur.

Nöropsikiyatrik ne demektir?

Nöro kelime kökeninden anlaşılabileceği gibi beyin beyinle ilgili manasına gelmektedir. Dolayısıyla, otizm bozukluğunun beyinden kaynaklanan tam olarak nedeni anlaşılamayan bir psikiyatrik bozukluk olduğu düşünülmektedir. Standart psikiyatri ilaçları ile tedavisi mümkün değildir. Otizmli çocuğun takibini gerçekleştiren hekimin önerisi doğrultusunda, tedaviye yardımcı ve hem çocuğun hem anne babanın hayat kalitesini yükseltecek bir takım ilaçlar kullanılabilir ancak otizm tedavisi sadece ve sadece erken teşhis ve müdahale ve uzmanlar tarafından gerçekleştirilip aile tarafından pekiştirilecek uzun dönem bir özel eğitim ile mümkündür.

Daha detaylı bir anlatıma girmeden önce, otizmle ilgili kısaca bilgi almak isteyenler için hızlıca maddeleri geçelim;

Otizm Belirtileri Nelerdir ve Ne zaman Ortaya Çıkar?

Çoğunlukla 1 yaş civarında ortaya çıkmaya başlayan otizm belirtileri pek çok anne baba tarafından, en iyi ihtimalle 2 yaş civarında farkedilmekte ancak özellikle toplumumuzdaki ailelerin “çocuklarına konduramama” yaklaşımı sebebiyle, teşhis alınıp tedaviye başlanması 3-4 yaşlarını bulmaktadır. 3 yaş tedaviye başlamak için çok geç değildir ancak ne kadar erken o kadar iyi düşüncesiyle yaklaşırsak, ailelerin konuyla ilgili en ufak bir şüphe duyması durumunda, çevreleriyle pek paylaşmadan, her ihtimale karşı bir uzmana danışmalarını şiddetle tavsiye ederim.

 

Otizmin en bariz belirtileri de şunlardır;

çocuğunuzda bunlardan en az 4 tanesini görüyorsanız, mutlaka bir uzmana danışınız.

  • Başkalarıyla  göz teması kurmaktan kaçınıyorsa,
  • İsmini söylediğinizde bakmıyorsa, tepki vermiyorsa
  • Söyleneni işitmiyor gibi davranıyorsa,
  • Parmağıyla ile istediği şeyi göstermiyorsa – işaret parmağı kullanımı çok önemli bir gelişimsel göstergedir
  • Oyuncaklarla oynamayı bilmiyorsa, oyuncakları amaçları dışında kullanıyor, sıra sıra diziyorsa
  • Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyorsa, akranları ile bire bir oyun oynamasa da aralarında olmaktan hoşlanmıyorsa
  • Bazı kelimeleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa,
  • Konuşmada akranlarının gerisinde kalmışsa, – bu sadece konuşma gecikmesi ile ilintili de olabilir
  • Sallanmak, çırpınmak gibi tuhaf hareketleri varsa,
  • aşırı hareketli, hep kendi bildiğince davranıyorsa,
  • Gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa, odaklanıyor ve sanki transa geçiyor gibiyse
  • Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa,
  • Günlük yaşamındaki düzen değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa, rutinlerine çok aşırı bağlıysa
  • Özellikle yiyeceklerin ve bazı kumaşların dokusu ile ilgili aşırı hassasiyetgösteriyorsa, katı yiyeceklere geçmenin zor olması v.b.
  • 12 ay civarında – 14-15 aya kadar normal kabul edilmekle birlikte – ağzının burnunun gözünün kulağının yeri sorulduğunda gösterilmiyorsa, anne baba arkasından hiç ağlamıyorsa, bye bye hareketi yapmıyorsa, takıntı gibi değerlendirebileceğiniz hareketleri varsa; tüm kapıları kapatmak, sandalyeleri simetrik hale getirmek, tek paçası biraz sıyrıldığında sinir krizi boyutlarında tepkiler vermek v.b.

Aslında dikkatinizi çekebilecek pek çok daha otizm belirtisi olmakla birlikte, yazı içerisindeki akışa göre aklıma geldikçe yazacağım.

Otizm bir hastalık değildir. Otizm bir bozukluktur. Otistik kelimesi yanlış bir kelime olmamakla birlikte, dilimizde maalesef hakaretvari kullandığı için, günümüzde özellikle uzmanlar ve diğer duyarlı kişiler tarafından otizmli tabiri daha sıklıkla kullanılmaktadır.

Otizmli çocuklar ya da yetişkinler, birbirlerinden çok farklı özellikler gösterebilirler. Ortak özellikleri çok sayıda olmakla birlikte, belirtilerin dereceleri çok geniş bir yelpazede yer aldığı için, otizm daha çok otizm spektrum bozukluğu ya da otizm yelpazesi adı altında değerlendirilir. Yetişkinlik dönemlerine gelmelerine karşın tek bir kelime dahi konuşamayan, sosyal ilişkileri sıfıra yakın kişiler yelpazenin bir ucunda bulunurken, tamamen nörotipik yani otizmli olmayan bir kişiye çok yakın davranışları olan, normale yakın ilişkiler sürdürebilen, meslek sahibi olabilen ve hatta bir kısmı ekstradan üstün bir IQ ya sahip olduğu için işinde oldukça büyük başarılar gösterebilen, evlenip çocuk sahibi olabilen v.b. işlevleri normale yakın olan yüksel işlevli otizme sahip kişiler de yelpazenin diğer ucunda bulunurlar.

 

Yüksel işlevli otizmliler, erken dönem müdahale ile çok daha hızlı gelişim kaydetmekte ve bazılarından ilerleyen yıllarda otizm teşhisi tamamen kaldırılmaktadır. Yine bu sebepten ötürü, erken teşhisin önemine ne kadar vurgu yapsak azdır.

Otizmli çocuklar normal çocuklara göre daha akıllı mı olurlar?

Bu soruya verilecek net cevap üzülerek söylüyorum ki hayır. Bu bizlerin inanmak istediği bir durumdan ibaret. Gerçeklik payı da elbette var. Öncelikli olarak otizm zeka seviyesi ile direkt olarak alakalı bir durum değil, bir mental retardasyon değildir ancak bu düşüncenin tam zıttında bulunan üstün zekalılıkla da kesin olarak bağı yoktur. Hatta otizmli çocukların önemli bir kısmı, belirli seviyelerde zihinsel geriliğe sahip olmakla birlikte, yüksel işlevli olanların çoğu normal IQ seviyelerine sahip, toplam otizmli çocukların %2 ila 5 i arası ise parlak ve üstün zekaya sahip, %1 den çok daha düşük sayıda da otizmli ve dahi seviyesinde yüksek IQ lu çocuk bulunmaktadır.

Ancak zekaları düşük ya da yüksek olsun, otizmli çocukların en önemli ortak özelliklerinden bir tanesi, çevrelerinde olup biteni, nöro tipik kişilerden  çok daha farklı bir boyutta algılamalarıdır. Mekanizma tam olarak anlaşılamamakla birlikte, beyinlerinin, iletilen mesajları daha farklı yorumlamakta olduğu çoklukla kabul görmüş bir düşüncedir.

Otizme Ne Sebep olur?

Otizme neyin sebebiyet verdiği kesin olarak bilinmemekle birlikte, özellikle yabancı kaynaklarda sıklıkla geçen aşılar ve otizm ilişkisi kesinlikle kanıtlanamamış ve dahi kanıtlanmaya yaklaşılamamıştır bile. Dolayısıyla, çocuğunuzu ölümcül olabilecek hastalıklardan koruyan aşılarınızı Sağlık Bakanlığı ve çocuk doktorunuzun önerileri doğrultusunda mutlaka yaptırmanızı ve temelsiz bu tip iddialara pek kulak asmamanızı öneririm.

Otizme sebebiyet vermeyen bir diğer şey de televizyondur. Erken dönemde çocukların fazla tv izlemesi, gelişimleri açısından şüphesiz ki çok sakıncalıdır ama televizyon izlemek yalnız başına otizme sebep olmaz, olamaz ancak otizm spektrumunda bulunan bir çocuğun TV ile – yani interaktif iletişimin mevcut olmadığı bir cihazla – bu tabletler ve telefonlar içinde geçerli – baş başa bırakılması, semptomlarının ağırlaşmasına ve tedavi sürecinin gerilemesine sebebiyet verebilir.

Otizm çoğu kez 2 yaşından önce aileler tarafından farkedilmese de her zaman doğuştan gelen ve çoğu kez ömür boyu süren bir bozukluktur. Şu ya da bu sebepten dolayı sonradan otizme yakalanılmaz. Zaten yakalanmak kelimesi başlı başına yanlıştır. Bakıcı davranışları, yetersiz ebeveynlik pratikleri gibi şeyler otizme sebebiyet vermez. Bu tip şey ancak bir başka konuda daha sonra  detaylı ele alacağım, belirtileri otizm ile çok çok çok benzeyen Reaktif Bağlanma Bozukluğu adındaki bir başka sendroma sebebiyet verebilir. Reaktif bağlanma bozukluğu otizmin aksine, doğru tedavi ile çok kısa sürede tamamen normale dönebilen bir durumdur. Ancak reaktif bağlanma bozukluğuna yatkın olan çocukların da bir şekilde otizm bağı olduğu düşünülebilir zira tüm bu dış etkenlere maruz kalan her çocuk bu tepkileri vermemektedir ama yine de reaktif bağlanma bozukluğu olan bir çocuğu otizm yelpazesinin en hafif kısmına koymak dahi çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır.

İstatitistiksel bilgilerle konumuza devam edecek olursak, özellikle ABD de, otizm bozukluğuna sahip erkek çocukların sayısı, kızların neredeyse 4 katı kadardır ancak kızlarda genelde durum daha ağır seyretmektedir.

Otizmli Çocukların Kardeşlerinde Otizm Olma İhtimali Nedir?

Otizmin genetik geçişli bir bozukluk olduğu fikri geniş çevrelerce kabul edildiğinden ve yine elimizdeki istatistiksel bilgilerden yola çıkarak diyebilir ki, otizmli bir çocuğun kardeşinde de otizm olma ihtimali %20 ila %50 arasında artmıştır. Bu yüzden de otizmli çocukları olan ailelerin yeni gelen bebeğin sosyal gelişim basamaklarını daha erken dönemden daha dikkatle takip etmelerinde fayda vardır.

Otizm Evde Tedavi Edilebilir mi?

Otizmin tek tedavisi- her zaman %100 sonuç vermese de – özel eğitimdir ve eğitim her aşamasında ve tipinde olduğu gibi, uzman kişiler tarafından belirli ve kısıtlı saatlerde verilen eğitimin, evde tamamlanması, pekiştirilmesi en önemli eğitim aşamasıdır. Otizm özel eğitiminde de aynı şey geçerlidir. Otizm teşhisi almış bir çocuğun özel eğitim masraflarının bir bölümü devlet tarafından karşılanmakta ama en iyi sonuca ulaşabilmek için devletin karşıladığı kadarıyla bir özel eğitim çoğunlukla yeterli gelmemektedir. Bu durumda aileler maddi imkanlarını zorlayarak özel eğitim ücretlerini kendi ceplerinden karşılamaktadır.

Özel eğitim olmazsa olmazdır ancak maddi durumu çok kısıtlı aileler, anne baba olarak ve bir yakınlarının, devletin karşıladığı özel eğitim derslerini izleme şansları olup olmadığını sorabilir, anlayışlı bir kuruma denk gelmeleri durumunda, eğitime evde devam etmelerine olanak sağlayacak kadar pek çok şey öğrenebilirler ancak özel eğitim evde sürdürülecekse dahi, ailenin genel olarak tamamlayıcı eğitim için bilgi sahibi olması gerekli de olsa, disiplinli özel eğitimin anne baba dışında sizden ücret talep etmeyecek bir yakınınız tarafından verilmesini tavsiye ederim zira otizmli bir çocukla hayat zaten alabildiğine yorucu olduğundan, anne babanın akıl sağlığını muhafaza edilmesi için, çocuğun her işine kendilerinin koşmaması, yardım talep etmesi gerekir.

 

Otizmin Tipleri Nelerdir?

Otizm aslında birbirinden çok farklı bir sürü kategoride incelenebilecek de olsa, en temel olarak tipik otizm ve atipik otizm olarak ikiye ayrılır.

Atipik otizm demek aslında en basit tanımıyla, otizm tanısı almak için yeteri kadar belirtisi bulunmayan, bir takım konularda bir otizmlinin olamayacağı kadar nöro tipikken, diğer yandan da bir nöro tipik şahsın normalde sahip olmaması gereken otistik özelliklere sahip kişilere verilen addır.

Tipik otizm de adından da anlaşılabileceği üzere, tipik otizm özelliklerini gösteren gruptur.

Atipik otizmin içerisinde, yüksek işlevli otizmliler, Asperger Sendromlular gibi alt gruplar yer almaktadır. Atipik otizmli şahıslar, tipik otizmlilere göre oldukça daha hızlı gelişim gösterirler. Genelde bir çoğu eğitim sonunda konuşmaya başlar. Zeka seviyeleri çoğunlukla normal ya da normale çok yakın, zaman zaman özellikle de Asperger Sendromlu grupta olduğu gibi, normalin üstündedir. Diğer yandan tipik otizmli bireylerde otizm daha ağır şekilde yaşanır. Çoğunlukla hafif seviyeden ağır gruba kadar belirli miktarlarda zeka geriliği vardır. Mental retardasyon olmasa da konuşma geriliği ya da konuşmanın hiç olmaması oldukça yaygındır

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ